Velayet Altındaki Çocuğun Yurt Dışına Götürülmesi
Velayet Altındaki Çocuğun Yurt Dışına Götürülmesi, çocuğun ebeveynlerinden biri ile yurtdışına çıkması halinde yurtdışına çıkmayan anne veya babadan alınması gereken muvafakattır. Özellikle boşanan çiftler açısından önem arz eden müşterek çocuğun yurtdışına çıkarılması kavramı birçok önemli detay içermektedir.
Velayet Altındaki Çocuğun Yurt Dışına Götürülmesi
Velayet sorunu çocuk sahibi olan eşler için ciddi ve önemli bir sorundur. Öncelikle velayet, çocuğun bakımı, korunması ve temsil edilmesi için öngörülmüş hukuksal hakları kapsar. Yetişkin olmayan çocukların velayeti anne ve babasına aittir. Çocuğun velayeti verilirken en önemli kıstas, çocuğun üstün menfaatidir. Örneğin; boşanmak sürecinde olan bir çift velayet konusunda anlaşamıyor ve çocuğun yaşı küçük. Anne hasta, çocuğun bakımını tam olarak yapabilecek durumda değil. Babanın ise şartları daha iyi, çocuğun ayrı bir odası var, baba işteyken halası bakabilecek. O zaman velayetin babaya verilme olasılığı daha yüksektir.
Velayeti Eşlerden Birine Bırakılan Çocukların Yurt Dışına Götürülmesi
Velayet kendisine verilen eşler, çocuklar ile ilgili her türlü kararı diğer eşin rızası olmaksızın verebilir. Müşterek çocuk hakkında verilen kararlarda aranan en önemli kriter çocuğun yüksek menfaatleridir.
Bir başka şekilde ifade etmek gerekirse çocuğun yüksek menfaatlerini ihlal etmemek kaydıyla eşler, çocuğun eğitimi, bakımı, yaşanılacak şehir, ülke gibi konularda diğer eşin rızasına ihtiyaç bulunmaksızın her türlü kararı alabilir.
Bu hususta en sık karşılaştığımız husus, müşterek çocuğun velayeti kendisine verilen eş, Yurtdışına beraberinde gitmek istediği takdirde müşterek çocuğu götürüp götüremeyeceği sorunudur.
Yargıtay uygulamasında da kabul edildiği üzere mahkemece verilen boşanma ya da ayrılık kararı ile müşterek çocuğun velayeti eşlerden bir tanesine verilmekte, diğer eş ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmaktadır.Velayet görev ve yetkisi kendisine verilen eş, müşterek çocuğu yurtdışına götürebilir. Bunun için diğer eşin rızasına ihtiyaç bulunmamaktadır.
Özetlemek gerekirse;
- Velayeti kendisine verilen eş, çocuğu yurtdışına geçici ya da kalıcı olarak beraberinde götürebilmektedir.
- Bunun için diğer eşin rızasına ihtiyaç bulunmamaktadır.
- Mahkemeden de bir karar alınmasına gerek bulunmamaktadır.
- Müşterek çocuk için diğer eşin rızası bulunmaması nedenine dayalı olarak vize verilmemesi halinde, diğer eşin rızasının bulunmaması durumunda mahkemeden bu yönde karar verilmesi istenmelidir.
Müşterek Çocuğun Yurtdışına Çıkış İzni Nedir?
Müşterek çocuğun yurtdışına çıkış izni, çocuğun anne veya babasıyla yahut tek başına yurtdışına çıkması durumunda onay alınması durumunu ifade etmektedir. Uygulamada bu husus, daha sık şekliyle velayeti annede olan çocuğun baba onayı olmaksızın yurtdışına çıkışı şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Bu durumda babadan onay alınıp alınmayacağı sorusu gündeme gelmektedir.
Müşterek çocuğun yurtdışına çıkış iznine ilişkin hukuki düzenlemeler 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun “Çocuklar bakımından anne ve babanın hakları” başlıklı 182. maddesinde ve aynı kanunun “Velayetin kapsamı” başlıklı 339. maddesinde hüküm altına alınmıştır.
Henüz 18 yaşını doldurmamış müşterek çocuğun yurt dışına çıkış izni için hem annesi hem de babası ile seyahat ediyor olması gerekmektedir. Eğer ebeveynlerden biri çocuğun yanında değilse çocuğun yanında olmayan ebeveynin noter aracılığıyla onaylı muvafakatname ile çocuğun yurt dışına çıkışına onay vermesi gerekmektedir.
Bu muvafakatname çocuğun yanında bulunmayan ebeveynin, müşterek çocuğun yurt dışına çıkışına onay verdiğini gösterir. Annesi ya da babasından herhangi biri yanında olmayan ve yanında bulunmayan ebeveynin yurt dışına çıkış muvafakati vermediği çocuk yurt dışına çıkarılamaz.
Çocuğun Seyahat Amaçlı Yurt Dışına Çıkması
Velayet hakkı tek eş tarafından kullanılıyorsa diğer eşin noter onaylı izin belgesine ihtiyaç duymadan müşterek çocuğun yurt dışına çıkışı sağlanabilir. Aynı zamanda Anayasa’da düzenlenen seyahat özgürlüğü hakkı da muvafakatname aranmayacağını vurgulamıştır. Buna göre çocuğun seyahat amaçlı yani geçici olarak yurtdışına çıkarılmasında diğer ebeveynden izin alınması gerekmeyecektir.
Boşanma veya ayrılık kararı verildikten sonra velayeti kendisinde olmayan eş ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulur. Kişisel ilişki süresinde velayeti annede olan çocuğun yurtdışına çıkarılmasında babadan noter onaylı izin belgesi almak zorundadır.
Yargıtay, mesela çocuğun okul dönemine denk gelen yurtdışına çıkış zamanını üstün yararı ile çatışmaması gerektiğini söylemiştir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2021/420 E., 2021/2848 K., 08.04.2021 T.: ‘’ … mahkemece belirlenen kişisel ilişki günleri yanında, babanın yurtdışında bulunduğu da nazara alınarak ortak çocuk ile baba arasında babalık duygularını tatmin edecek, bu hakkın rahatça kullanılmasına engel olmayacak şekilde Ramazan ve Kurban Bayramları ile eğitim- öğretim dönem ara tatillerinde dönüşümlü olmak üzere daha uygun süreli kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.’’)
Çocuğun Yurtdışına Çıkarılması Muvafakatname
Muvafakatname, başka bir ülkeye gidebilmek ve bunun için vize başvurusunda bulunabilmek için vasi tarafından noterde düzenlenen 18 yaş altı çocuğun yurtdışına çıkış izni belgesidir. Müşterek çocuğun ebeveynlerinin evli olması halinde her iki eşin de noterde hazır bulunması gerekirken eşlerin boşanmış olması halinde velayet hakkına sahip tarafın tek başına muvafakat vermesi yeterli olacaktır.
Bu noktada diğer eşin rızası ayrıca aranmamaktadır. Aynı şekilde velayet hakkı olan annesi tarafından çocuğun yurtdışına çıkarılması için velayet hakkı bulunmayan eş tarafından muvafakatname düzenlenmesine gerek yoktur.
Çocuğun Yurtdışına Çıkarılması Muvafakatname Örneği
Çocuğun yurtdışına çıkarılması muvafakatnamesinin hazırlanması istenilen sonuca ulaşılması bakımından oldukça önemlidir. Hazırlanacak olan muvafakatnamenin hangi şartlara göre düzenlendiğine göre farklı sonuçlar ortaya çıkmaktadır.
Çocuğun yurtdışına çıkarılması muvafakatname yaşanan her olay bakımından ayrı incelenerek özenle hazırlanmalıdır. Aksi takdirde çocuğu yurtdışına çıkarılması konusunda çeşitli hukuki problemlerle karşı karşıya kalınabilecektir.
Sık Sorulan Sorular ve Cevaplar (SSS)
Velayeti Alan Taraf, Çocuğun Yurt Dışına Çıkışında İstediği Şekilde Hareket Edebilir Mi?
Boşanma veya ayrılık kararı sonrası velayet hakkı kendisine bırakılan taraf, diğer tarafın rızası olmaksızın çocuk ile ilgili her kararı alabilir. Velayet hakkına sahip bulunan ebeveyn, müşterek çocuğun yurt dışına çıkış izni hakkında dilediği şekilde hareket etme hakkına sahiptir. Aksine bir mahkeme kararı olmadığı sürece Türk Hukuku’nda bu durumun önünde hiçbir engel bulunmamaktadır. Nitekim Yargıtay içtihatları da bu yöndedir. Ancak seyahat edilecek olan yurt dışı ülkesi, velayet altında olan bir çocuğu, kendi ülkesine kabul ederken bazı evraklar isteyebilmektedir. İstenilen bu evrak çoğunlukla muvafakatname olarak karşımıza çıkmaktadır.
Muvafakat Verilmemesi Durumunda Dava Açılabilir Mi?
Yukarıda da açıkladığımız üzere velayet hakkı kendisinde bulunan tarafın, çocuğun yurt dışına çıkışını sağlaması için diğer tarafın rızasına ihtiyacı yoktur. Nitekim velayet hakkı, anayasal güvence altında olan seyahat etme hakkını da kapsamaktadır. Yargıtay’ın görüşü de bu yöndedir.
Müşterek Çocuğun Yurt Dışına Çıkış İzni Verilmemesi Dava Konusu Yapılabilir mi?
Muvafakatname Türk makamların istediği bir belge olmayıp, gidilecek ülkenin istediği belgedir. Dolayısıyla müşterek çocuğun yurt dışına çıkış izni verilmemesi durumunda Türk mahkemelerine başvuru yapıp muvafakatname istemek hukuken mümkün değildir.
Uygulamada Yargıtay 2. Hukuk Dairesi vermiş olduğu bir kararında muvafakat vermekten keyfi olarak kaçınan kişi aleyhine dava açılmasından sonra, muvafakatname verilmesi durumunda açılan davanın konusuz kalacağına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de yarısını ödemek zorunda kalacağına hükmetmiştir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2016/981 E. , 2016/4766 K., 10.03.2016 T.)
Müşterek Çocuğun Yurt Dışına Çıkış İzni Muvafakatname Süresi
Çocuğun yurt dışına çıkarılması için bazı hallerde ebeveynlerden birinin izni gerekirken bazı hallerde ise hem annenin hem de babanın izni gerekir. Bu izin belgesinin adı muvafakatnamedir. Muvafakatname ile Emniyet Müdürlüğü’ne ya da notere başvurulabilmesi için belgenin son 6 ay içerisinde düzenlenmiş olması gerekliliği vardır.
Muvafakatnamenin üzerinde herhangi bir geçerlilik süresi öngörülmüş ise muvafakatnamenin geçerlilik süresi belirlenen bu süre kadardır. Fakat muvafakatname üzerinde herhangi bir süre ibaresi yoksa bu durumda muvafakatname iptal edilinceye kadar geçeli olacaktır.
Yurt Dışı Çıkış Yasağı Nasıl Kaldırılır?
Müşterek çocuğun yurt dışına çıkış izni konusunda yasak kararı verilmesi halinde, söz konusu yasağın kaldırılması yine mahkemeden talep edilir. Bu takdirde velayet hakkı sahibi olan tarafın çocuğu karşı taraftan kaçırmak gibi bir amacının olmadığı ve karşı taraf ile kurulacak kişisel ilişkiye uygun davranacağı hususları ispatlanmalıdır. Diğer yandan çocuğun yurt dışına çıkışı, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde düzenlenen ve temek hak niteliğinde olan seyahat özgürlüğüne aykırı olduğu gerekçesi de ileri sürülmelidir. Bu husus mahkeme tarafından değerlendirilir ve çocuğun menfaatlerine uygun şekilde karara bağlanır.
Müşterek Çocuğun Yurt Dışına Çıkış İzni İçin Hangi Evraklar Gereklidir?
Çocuğun yurt dışına seyahati için pasaport, kimlik ve vize gibi evrakların bulunması gerekir. Fakat bunların yanında aranan en önemli evrak muvafakatnamedir. Çocuk hem annesi hem de babası ile birlikte seyahat etmiyor ise mutlaka çocukla birlikte seyahat etmeyen ebeveynden noter onaylı muvafakatname alınması gerekir. Bunun yanında boşanma veya ayrılık sebebiyle velayet hakkı ebeveynlerden birisine bırakılmışsa diğer ebeveynin muvafakatnamesi aranmayacaktır. Yargıtay’ın görüşü de bu yöndedir. Fakat bazı havayolu şirketleri velayat kararına rağmen muvafakatname istemektedir. Böyle durumlarla karşılaşıldığında mahkemeden muvafakatnamenin gerekmediğine ilişkin bir karar alınmalıdır.
Velayeti Alan Taraf, Yurtdışına Yerleşebilir Mi?
Velayet hakkına sahip bulunan tarafın; çocukla ilgili her kararı, diğer tarafın rızası aranmaksızın alabileceğinden yukarıda bahsetmiştik. Bu kapsamda velayeti alan tarafın müşterek çocuğun yurt dışına çıkış iznini sağlayıp yerleşmesinin önünde hiçbir engel bulunmamaktadır. Yargıtay’ın içtihatları da bu yöndedir. Bununla beraber velayeti alan tarafın yurt dışına yerleşmesi için çocuğunu da yanında götürmesi gerektiğinde yine de muvafakatnameye ihtiyaç duyulmaktadır. Bu durumlarda velayet kendisinde bulunmayan tarafın noterden muvafakatname vermesi gerekir. Ancak velayet kendisinde olmayan taraf, haklı bir gerekçe olmamasın rağmen muvafakatname vermiyorsa mahkemeye başvurularak çocuğun yurt dışına çıkış izni konusunda muvafakat verilmesi talep edilebilir. Çocuğun üstün menfaati ilkesi gereğince mahkemeden kararlar alınması ve velayet kendisinde olmayan tarafın muvafakatine ihtiyaç duyulmadan yurt dışı seyahati gerçekleştirebilmesi mümkündür.
Müşterek Çocuk Babanın Muvafakatnamesi Olmaksızın Yurtdışına Çıkarılabilir Mi?
Velayet hakkı kendisinde bulunan taraf, Yargıtay kararlarına göre, çocuğu muvafakatname gerekmeksizin yurtdışına çıkarabilir. Dolayısıyla velayet hakkı kendisinde bulunan baba, müşterek çocuğun yurt dışına çıkış izni alması zorunlu değildir. Nitekim çocuğu yurtdışına çıkarmak, velayet hakkının doğal bir sonucudur. Aynı zamanda Anayasa’da düzenlenen seyahat özgürlüğü hakkı da muvafakatname aranmamasını gerektirir. Benzer bir durum kişisel ilişki için de geçerlidir. Kişisel ilişki tarihlerinde de yurt dışına çıkış için muvafakatname Türk hukukuna göre gerekmemektedir. Ancak muvafakatname olarak isimlendirdiğimiz evrak, Türk yetkili makamlarının istediği bir evrak değildir. Bu evrak, seyahat edilecek ülke tarafından istenilmektedir.
Son olarak
Özetlemek gerekirse;
- Velayeti kendisine verilen eş, çocuğu yurtdışına geçici ya da kalıcı olarak beraberinde götürebilmektedir.
- Bunun için diğer eşin rızasına ihtiyaç bulunmamaktadır.
- Mahkemeden de bir karar alınmasına gerek bulunmamaktadır.
- Müşterek çocuk için diğer eşin rızası bulunmaması nedenine dayalı olarak vize verilmemesi halinde, diğer eşin rızasının bulunmaması durumunda mahkemeden bu yönde karar verilmesi istenmelidir.